Onlarca insanın ölmesi ve binlercesinin yaralanmasına neden olan söz konusu saldırı beklenen bir durum değildi. Keza Hizbullah üyelerinin aylar öncesinden "İsrail hesap verecek" söylemleriyle askeri gösteriler yaparak bunu tüm kamuoyuna deklare etmeleri bu saldırıların da müsebbibi olarak görülüyor. İran merkezli ve Lübnan destekli Hizbullah askerlerinin kendisini vuracağını gören İsrail istihbaratı muhtemelen Amerikan destekli yaptığı bu saldırı ile de canilikte ne derece etkin olduğunu bir kez daha hafızamıza kazımış oldu.
Hizbullah yönetimi daha önce açıkladığı üzere tüm üyelerine telefon kullanımı konusunda daha dikkatli olunması önerisini yaparken son teknolojik çağrı cihazları siparişi vererek güvenli iletişimi sağlamayı amaçlamış. Ama beklenen böyle olmadı.
Amerikan ve İngiliz istihbarat destekli bilgi servisleri kanalıyla Hizbullah'ın bu siparişini fark eden İsrail'in bu cihazlara patlayıcı yerleştirdiği iddiaları üzerinde ağırlıklı olarak duruluyor.
Çarşıda alışveriş yaparken, aracınızda giderken, büronuzda otururken ya da yemek yerken elinizde bulunan çağrı cihazınızın bataryasının aşırı ısınma yoluyla patlatıldığını düşünebilir misiniz?
İşte bunu İsrail düşünmüş!
Yeni bir siber saldırı yaparak başta kendi bölgesi olmak üzere tüm dünyaya mesaj
vermeyi amaç edinen İsrail saldırıda da sınır tanımadığını ortaya koydu.
Bu dijital saldırı ilke kez uygulanıyor ve bunu İsrail'in yapmış olması bizler için elbette şaşırtıcı değil.
İsrail bu saldırıları Amerika ve destekçileri olmadan asla gerçekleştiremez. Bunun nedeni ise askeri tüm lojistik desteğinin ve istihbaratının Amerikan ve İngiliz destekli olması.
Vicdani ve ahlaki sınır tanımayan, bölgede işgal sürecini yaygınlaştıran ve sivillerin katline devam eden İsrail’in durdurulmasını beklemek safdillik olur. Onlarca Birleşmiş Milletler kararı ortada iken bunu tanımayan bir ülkeden ne beklersiniz?
Avrupa ülkelerinin ve Amerika’nın desteğini ardına alan İsrail “çağrı cihazı saldırısı” ile yeni bir çağrıda da bulunmuş oluyor.
İslam ülkelerinin bu durumda yapması gereken ne var? Sorusunun cevabı ise “Düşmanın silahı ile donanmak”
İslam ülkelerinin de çağın gerekli kıldığı savunma teknolojilerine ihtiyacı var. Kısır ve bölgesel ayrışmalar bir kenara bırakılarak karşıdaki hasmın alt edilebilmesi için birliktelik yanısıra ortak bilimsel çalışmalar ve yazılımdan AR-GE ve inovasyona, savunma atılımlarından en son bilişim gerekliliğine kadar ayak uydurulması ilk şart. Bunlar yapılmadıkça yeni saldırılara kapı aralanmış olur.