Çalıştığı işletmede bir yılı tamamlayan her çalışan, kıdem tazminatı hakkı elde eder. İşverenin iş akdine son vermesi, mücbir sebepler veya emeklilik gibi durumlarda bu tazminat ödenirken, çalışanın kendi isteğiyle işten ayrılması genellikle bu hakka engel olur.
Ancak, Türkiye’de İş Kanunu’nda yapılan değişiklikler, çalışanların farklı senaryolarda da kıdem tazminatı alma hakkına sahip olabileceğini ortaya koyuyor. Örneğin, 10 yıl boyunca aynı iş yerinde çalışan bir kişi, işten çıkarılması halinde, son aldığı brüt maaşın 10 katı değerinde kıdem tazminatı alabilir.
Bu büyük meblağ, uzun süreli çalışanlar için önemli bir gelir kaynağı olup, işveren ve çalışan arasında anlaşmazlıklara sebep olmaktadır.
KIDEM TAZMİNATI VE İŞ DEĞİŞTİRME
Türkiye’de yapılan anketler, pek çok çalışanın mevcut iş yerinde mutsuz olduğunu göstermektedir. Çoğu çalışan, kıdem tazminatını kaybetmemek adına iş değişikliği yapmadan mutsuz bir şekilde
çalışmaya devam etmektedir.
Son yıllarda İş Kanunu'nda yapılan köklü değişiklikler, çalışanlara belirli ihlal durumlarında istifa ederek tazminat alma hakkı sağlamaktadır. Aşağıdaki durumlarda işten ayrılan çalışanlar kıdem tazminatını tam olarak alabilir:
- Maaşınız zamanında yatmıyorsa
- Fazla mesai ücretleri geç ya da eksik ödeniyorsa
- İş yerinde üst kademedeki birinden baskı veya mobbing görüyorsanız
- Maaşın bir kısmı hesabınıza, bir kısmı ise elden ödeniyorsa
- Yıllık izin ya da resmi tatil izin haklarınız kullandırılmıyorsa
SAĞLIK GEREKÇELİ İSTİFALAR
Bu durumların dışında, askerlik gibi nedenlerle eksiksiz tazminat hakkı tanındığı gibi, sağlık sorunları gerekçesiyle işten ayrılan çalışanlar da kıdem tazminatı alabilir. Örneğin, çağrı merkezinde çalışan bir işçi, ‘gürültülü ortamda çalışması uygun değildir’ şeklinde doktor raporu alırsa, bu durum tazminat hakkı doğurur.