Uyku Apnesi Türleri
Uyku ile ilişkili solunum bozuklukları sınıfında yer alan uyku apnesinin üç türü bulunmaktadır.
- Santral (Merkezi) Uyku Apne Sendromu
Santral uyku apnesi, beyinde bulunan ve solunumu kontrol eden kaslara beyin tarafından doğru sinyallerin gönderilmemesi sonucu oluşur. Santral uyku apnesinde solunum hareketleri ve hava akımı en az 10 saniye boyunca durmaktadır.
- Obstrüktif Uyku Apne Sendromu (OSAS)
Obstrüktif uyku apnesi ise, uyku sırasında üst solunum yollarında yaşanan tıkanmalar sonucu ortaya çıkar. Hava akımı tamamen dursa da solunum çabası devam etmektedir.
- Bileşik Uyku Apnesi
Bileşik uyku apnesi diğer iki türün birleşimi olarak tanımlanmaktadır. Bu türde solunum çabası devam ederken kısa süreli merkezi solunum durmaları yaşanmaktadır.
Uyku Apnesinin Belirtileri
Kişilerde solunumun durması sonucunda kandaki oksijen miktarı azalmaktadır. Bu azalma sonucunda beyin uyku derinliğini azaltarak solunumu tekrar başlatmaya çalışır. Bu sırada kişi, derin uykudan yüzeysel uyku evresine kısa süreli geçişler yapar ve uyku bölünmeleri yaşar. Bu durumun gece boyunca tekrarlanması kişiler tarafından hatırlanmasa da, kişilerin uyku kalitesini bozar ve kişiler sabah yorgun uyanır. Bu sebeple uyku apnesinin en önemli üç belirtisi;
- Sürekli ve uzun zamandır devam eden horlama,
- Gündüz saatlerinde aşırı uykulu olma hali ve dinlenemeden uyanma,
- Kişinin yakınları tarafından uyku sırasındaki solunum durmasını fark etmesidir.
Uyku apnesinin diğer belirtileri arasında ise; boğulma hissi veya çarpıntı ile uyanma, gece sık tuvalete kalkma, özellikle sabah saatlerinde yaşanan baş ağrıları, halsizlik, depresyon ve sinirlilik yer alır.
Uyku Apnesinin Olumsuz Etkileri
Uyku Apnesi; kalp ve damar sistemini, sinir sistemini ve hormonları etkileyen önemli bir hastalıktır. Her apne atağında kandaki oksijen miktarının azalmasıyla birlikte kan basıncı artar ve kalp ritmi hızlanır; bu durum kalp krizi, hipertansiyon, beyin felci, insülin seviyesinde artış gibi önemli hastalıkların gelişimine yol açabilmektedir.
Uyku kalitesinde yaşanan bozulmalar sebebiyle birçok sistemin bozulması, beraberinde baş ağrıları,
depresyon, unutkanlık, karar vermede zorlanma, cinsel isteksizlik gibi gündelik hayatı etkileyecek ve yaşam kalitesini düşürecek sonuçlar da doğurmaktadır.
Uyku bozukluğu sebebiyle gün içerisinde devam eden uykulu olma hali trafik ve iş kazalarının gerçekleşmesinde önemli bir rol oynamaktadır.
Uyku Apnesi Tanısının Konması
Uyku apnesi tanısının konması Kulak-Burun-Boğaz doktorları tarafından yapılan muayene ve değerlendirmeler sonucunda konulmaktadır. Değerlendirilmelerde bir gece uyku laboratuvarında kalarak yapılan polisomnografi isimli tetkik sonuçları dikkate alınmaktadır.
Polisomnografi Cihazı (PSG)
Polisomnografi cihazı, uyku apnesi tedavisinde en çok kullanılan cihazdır. Bir gece uyku laboratuvarında uyuyacak olan hastanın saç, burun, göğüs ve karın etrafına çeşitli elektrodlar yerleştirilerek polisomnografi cihazı ile uyku esnasında birçok kayıt alınmaktadır. Hastanın uyku esnasındaki burun ve ağızdan gerçekleştirdiği solunum hareketleri, solunum ritmi, oksijen değerleri, kalp hızı ve ritmi, göğüs ve karın hareketleri, kas hareketleri, beyin dalgalarının özellikleri değerlendirilmektedir.
Uyku Apnesinin Tedavisi
Uyku apnesinde apnenin oluşumunu tetikleyecek olan faktörleri ortadan kaldırmak oldukça önemlidir.
- Solunum yolu açıklığının daralmaması için kilo vermek
- Yatış pozisyonuna dikkat etmek, sırt üstü pozisyonda yatarak apnenin tetiklenmesini önlemek,
- Alkol ve sakinleştirici ilaçları uyku öncesinde kullanmamak
- Uyku apnesinin oluşumuna sebebiyet veren hastalıklar ile ilgili tedavi olmak
- İş-trafik kazalarına karşı bilinçlenmek uyku apnesi hastalığının etkilerinin önlenmesinde hayati önem taşımaktadır.
Pozitif Havayolu Basıncı (PAP) Tedavisi
Uyku apnesinin etkili tedavi yöntemlerinden bir tanesi PAP cihazı ile hava yolundaki darlıkların açılmasıdır. Maske ve hortum yardımıyla kullanılan PAP cihazının hastalara uygun çeşitleri (ağızdan veya burundan uygulanan) bulunmaktadır.
Ağız içi Araç Tedavisi
Bu tedavi yönteminde ise ağız içine çeşitli araçlar yerleştirilmektedir. Dili öne çekmek, alt çeneyi itmek gibi işlevleri olan bu tedavi yönteminde solunumun durmasında sebep olan pozisyonların değiştirilmesi amaçlanmaktadır.