Çocukluk döneminde sıkça karşılaşılan kulak şekil bozuklukları, sadece fiziksel bir farklılık olarak görülmemeli. Makrotia (kulakların normalden büyük olması), kulak deformitesi (kıkırdak yapısında anormallik) ya da kulakların belirgin küçük veya asimetrik olması gibi durumlar, çocukların psikolojisini derinden etkileyebiliyor.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Gümüş Demirçubuk, bu tür bozuklukların çoğunlukla genetik faktörlerden kaynaklandığını, bazı vakalarda ise travmalar ya da doğum sırasındaki komplikasyonların etkili olabildiğini belirtti.
AKRAN ZORBALIĞI VE ÖZGÜVEN KAYBI RİSKİ
Dr. Demirçubuk’a göre, kulak şekil bozukluğu olan çocuklar okul öncesi ve okul çağlarında akran zorbalığına maruz kalabiliyor. Bu durum da zamanla:
-
Özgüven kaybına
-
İçe kapanıklığa
-
Sosyal uyum sorunlarına
yolaçabiliyor.
Çocuklar bu tür dış görünüş kaynaklı travmaları kolay kolay unutamıyor ve bu da gelecekteki psikolojik gelişimlerini olumsuz etkileyebiliyor.
YETER Kİ ERKEN FARK EDİLSİN
Dr. Demirçubuk, kulak şekil bozukluklarının tedavisinde farklı yöntemlerin kullanıldığını belirtti. Bunlar arasında:
-
Konservatif (dışsal) tedavi yöntemleri
-
Cerrahi müdahaleler
-
Psikolojik destek
özellikle erken dönemde fark edilen durumlarda, cerrahi dışı basit yöntemlerle iyileşmenin mümkün olduğunu vurguladı.
DÜZENLİ GÖZLEM VE UZMAN DESTEĞİ ŞART
Uzmanlar, ailelerin çocuklarının kulak yapısını doğumdan itibaren düzenli olarak gözlemlemesi gerektiğini belirtiyor. Herhangi bir asimetri, anormal büyüklük ya da belirginlik fark edildiğinde geç kalmadan bir uzmana başvurulması, ileride yaşanabilecek psikolojik travmaların önüne geçebilir.